Londra

Over View

Gezecek çok yer, yürüyecek çok sokak var. İlk dört gün Regent Park’ın yanı başında diğer üç gün ise şehrin diğer tarafında Tower Bridge’in hemen yanı başında St. Katerine Dock’ın o kırmızı tuğlalı eski binalarından birinde kaldım. Hyde Park’taki Serpentine Galeri’de Marina Abramoviç ve Ed Atkins’in müthiş sergilerinden Thames kıyılarında Nothing Hill, Soho, China Town’a, başta Tower Bridge olmak üzere köprülerde yürüyüşlere bir haftalık keyifli bir Londra kaçamağı oldu. Sanat ve kültürün yorulmak bilmeyen bir yenilikçisi olan Londra, bir fikir ve hayal gücü kentidir. Çok kültürlü kozmopolit bir şehirdir. Her üç Londralıdan biri yabancıdır. 270 farklı uyruk ve 300 dili temsil eder. Merkez Londra, büyük müzeler, galeriler ve en ikonik turistik mekanların birleştiği yerdir.</p> <p>ondra'da gezilecek yerler<br /> Westminster: Londra'nın siyasi merkezi olarak kabul ediliyor, Parlamento Binası'na ve dünyaca ünlü Big Ben'e ev sahipliği yapıyor. Big Ben, ikonik saat kulesine yerleştirilen çanın adı ve hala her saat başı çalıyor. Ayrıca halka açık olan Westminster Manastırı'nı da ziyaret edebilirsiniz.</p> <p>Hyde Park: Hyde Park muhtemelen Londra'daki en büyük ve en ünlü parklardan biri. Park, Suffragettes'in protestoları dahil olmak üzere birçok gösteriye ve protestolara ev sahipliği yapmış tarihi bir öneme sahip. 1637'de halka açılmış olan Hyde Park, birbiriyle bağlantılı olan ve şehrin merkezinde büyük bir yeşil akciğeri oluşturan birkaç kraliyet parkının en büyüğüdür. 350 dönümlük bir alanı kaplamaktadır. Ayrıca koşu, yüzme, kürek çekme, piknik yapma ve hatta binicilik için popüler bir yerdir.

Get Updates & More

Thoughtful thoughts to your inbox